Newyork Usulu Cheesecake

Herkese iyi haftalar. Yarı serin, yağmurlu , yarı sıcak geçen bir haftasonundan sonra yeni bir haftaya başlıyoruz. Tatlı yiyip, tatlı bir hafta geçirelim isteyerek, bir Cheesecake tarifini sizlerle paylaşıyorum. Afiyet olsun.

Malzemeler: 4 kişilik

Taban için

25 gr.margarin(oda sıcaklığında)

25 gr.toz şeker

45 gr.un

1 tutam tarçın

1 tutam zencefil

Üzeri için:

300 gr. labne peyniri

75 gr.toz şeker

25 gr.nişasta

1 adet yıumurta beyazı

2 adet yumurta

Sos için:

300 gr. çilek

100 gr.pudra şekeri

Hazırlanışı:

Tabanı hazırlamak için bir kapta un, şeker, tarçın ve zencefil karıştırılır. Oda sıcaklığındaki margarin parmak uçlarıyla bu karışıma yedirilir. Karışım, ekmek kırıntısı gibi oluncaya kadar karıştırılır. 20 cm.lik kelepçeli kek kabının dibine yerleştirilir ve iyice bastırılarak yayılır. Önceden ısıtılmış fırında 180C'de pembeleşinceye kadar pişirilir. Diğer tarafta bir kapta labne peynir, şekerin yarısı ve nişasta mikserle karıştırılır. Yumurtalar teker teker ilave edilerek karışıma yedirilir. Ayrı bir yerde yumurtanın beyazı ile şekerin kalan kısmı kar haline gelene kadar iyice çırpılır. Bir spatula yardımı ile kar haline gelen karışım harca yavaş yavaş karıştırılarak eklenir. İyice karışan harç pembeleşen tabanın üzerine dökülür. Önceden ısıtılmış fırında 110 C'de 110 dak. pişirilir. Pişince bir süre oda sıcaklığında bekletilir ve orta kısmının hafifçe çökmesi beklenir. Diğer tarafta çilekler derin bir kapta iyice eriyene kadar karıştırılarak pişirilir. Soğuduktan sonra pudra şekeri ile mikserde karıştırılıp, sos elde edilir. Cheesecake dilimlenir, sos üzerine dökülür ve servis edilir.

AFİYET OLSUN

Günün Kolyesi -6- Osmanlı Usulü

Bu yazı www.nasilgiysem.blogspot.com'a aittir

Dün kuzenimle beraber güzel havanın etkisi ile kendimizi Tahtakale'ye attık. Kaç adet takıcıya girdik çıktık bilmiyorum ama benim bile, yeter artık, sıkıldım takıdan dediğim bir gün oldu, düşünün...! :D

Osmanlı Takı' dan bu şahane kolyeyi aldım ve koleksiyonuma kattım. O kadar çok sevdim ki, bugün bile boynumdan çıkartmadım.

Hazır çoğunuz daha yeni TV' başından kalkmış, Muhteşem Yüzyıl' ın etkisindeyken ekleyeyim istedim :))

Kolyeyi 15 TL'ye aldım. Osmanlı Takı'nın anladığım kadarıyla birçok mağazası var, ama benim gittiğim, Mısır Çarşısı'nın içinden dümdüz yukarıya çıkınca takıcıların olduğu sokakta sol taraftaydı.

Osmanlı Takı' nın sitesine bir göz atmanızı öneririm, harika kolyeler var. Hangilerini seçeceğimi bilemedim, o kadar güzel ve özenli bir koleksiyon. Tıklayın.

Menghayati Kehebatan Rasulullah SAW

*

Kewajipan Mentakzim Rasulullah SAW


Kata al-Qadhi ‘Iyadh dalam kitabnya al-Syifa bi Ta‘rif Huquq al-Mustafa (j. 2, h. 35-36): Ketahuilah bahawa kehormatan Nabi SAW sesudah wafatnya serta memulia dan mengagungkannya adalah lazim (wajib), sebagaimana hal keadaan pada masa hidupnya. Dan yang demikian itu adalah ketika menyebut baginda SAW, menyebut hadith dan sunnahnya, mendengar nama dan sirahnya, bermuamalah dengan ahli keluarganya serta memuliakan Ahlul Bait dan para sahabatnya.


Kata Abu Ibrahim al-Tujibi: Wajib atas setiap mukmin apabila menyebut baginda SAW atau disebut nama baginda SAW di sisinya hendaklah ia tunduk, khusyuk, hormat dan diam dari bergerak serta merasakan kehebatan baginda SAW dan kehormatannya, sebagaimana dirinya akan berasa begitu sekiranya dia sendiri berada di hadapan baginda SAW, serta beradab sebagaimana yang telah diajarkan oleh Allah Taala kepada kita.


Kata al-Qadhi ‘Iyadh lagi: Beginilah akhlak para salafussoleh dan imam-imam kita dahulu (رضي الله عنهم).


Akhlak Para Salaf Terhadap Rasulullah SAW


Imam Malik RA pernah bertemu Ayyub al-Sakhtiyani, seorang perawi hadith yang masyhur, katanya: “Apabila disebutkan Nabi SAW, beliau akan menangis sehingga aku berasa kasihan terhadapnya”.


Kata Mus‘ab bin ‘Abdullah: Imam Malik apabila menyebut Nabi SAW akan berubah warna rupanya dan menundukkan kepala sehingga menyukarkan hal tersebut kepada orang-orang yang duduk bersamanya. Lalu pada suatu hari beliau ditanya mengenai hal berkenaan, maka jawab beliau:


“Sekiranya kamu sekalian melihat apa yang aku lihat, nescaya kamu sekalian tidak akan hairan kepadaku terhadap apa yang kamu lihat.


Aku pernah melihat Muhammad bin al-Munkadir, dan beliau adalah penghulu para qurra’, hampir-hampir tidak pernah kami bertanya kepadanya mengenai sesuatu hadith pun melainkan beliau akan menangis sehingga kami berasa kasihan terhadapnya.


Aku pernah melihat Ja‘far bin Muhammad - al-Sadiq -, dan beliau seorang yang banyak bergurau dan tersenyum, namun apabila disebut di sisinya Nabi SAW, rupa beliau akan berubah menjadi kekuningan (kerana pucat), dan tidak pernah aku melihatnya meriwayatkan hadith dari Rasulullah SAW melainkan dalam keadaan suci.


Pernah ‘Abdul Rahman bin al-Qasim menyebut Nabi SAW, lalu kami lihat kepada warna rupanya seolah-olah telah keluar darah daripadanya (kerana pucat lesi), dan lidahnya menjadi kering dan kelu di dalam mulutnya kerana merasakan kehebatan Rasulullah SAW.


Aku juga pernah datang kepada ‘Amir bin ‘Abdullah bin al-Zubair, apabila disebut di sisinya Rasulullah SAW beliau akan menangis sehingga tidak tinggal lagi air mata di matanya.


Aku pernah melihat al-Zuhri, dan beliau adalah orang yang paling ramah dan mesra, namun apabila disebut di sisinya Nabi SAW, maka dia seolah-olah tidak mengenali kamu dan kamu tidak mengenalinya.


Aku juga pernah datang kepada Safwan bin Sulaim, dan beliau adalah dari kalangan ahli ibadah, namun apabila beliau menyebut Nabi SAW, beliau akan menangis dan terus-terusan menangis sehingga orang-orang akan bangun dan meninggalkannya”.



Sumber: http://sawanih.blogspot.com/2010/02/menghayati-kehebatan-rasulullah-saw.html

*

Mogol usulu tavuk

MOGOL USULÜ TAVUK SALATASI

Malzemeler

4 tavuk gögsü

1 bardak tuzlu ayran

 2 bag taze sogan 

3 havuc

1 taze aci biber

1 tatli kasigi zencefil rendesi

1 limonun suyu

3-4 yemek kasigi soya sosu

1 tatli kasigi seker

  1 cay bardagi ilik su

150 g fistik ezmesi




Yapilisi

Tavuk gögüslerini ayranin icine yatirin 1 saat bekletin.

Havuclari soyup iri iri rendeleyin.Taze sogani iki veya üce bölüp uzun ve ince dograyin.Daha sonra havuc ve soganlari tuzlu kaynar suya atip biarz bekletin.Cikarip süzün.

Aci biberleri ince ince dograyin.

Fistik ezmesine ilik suyu katip pürüzsüz hake gelinceye kadar cirpin.

Limon suyunu,soya sosunu, sekeri ve zencefil rendesini ekleyin.Dogradiginiz aci biberi katip tuzunu kontrol edin.

Tavuk etlerini ayrandan cikarip süzün.Az yagli bie tavada arkali önlü kizartin.

Sebzaleri tabaga alip dilimlenmis tavuk gögsünü üzerine koyup  fistik sosunu dökün.

Rasulullah'în Dua Esnasında Ellerini Açması

el-Huseyn'in kızı şöyle dedi:

"Rasulullah (s.a.v.), dua ve niyazda bulunurken yoksulun yiyecek istediği gibi ellerini kaldırırdı."

kaynak

Tarıhu'l-Haîib, VIII/63; Ibn Ebı Hakim, el-He'l, 291, 374; Kari, Esraru'l-Merfu'a, 494.

Abdurrahman İbnü’l-Cevzi, Ashâbın Dilinden Peygamberimizin Hayatı, Uysal Kitabevi: 451.

Subscribe to Our Blog Updates!

Share this article!

• 
  Facebook
  


• 
  Twitter
  


• 
  Google+
  


• 
  Pinterest
  


• 
  StumbleUpon
  


• 
  Delicious
  


• 
  LinkedIn
  


• 
  Reddit
  


• 
  Technorati
  

Ruzin Gerçin Anısına Suluboya Resim Sergisi

Galeri Selvin yeni sezona, suluboya sanatının duayenlerinden geçtiğimiz yıl yaşamını yitiren suluboya sanatçısı Ruzin Gerçin ile başlıyor. 18 Eylül'de başlayacak olan sergi 12 Ekim'e kadar devam edecek.

Ruzin Gerçin, başta iki kere UFACSI kişisel büyük ödülü olmak üzere uluslararası ve ulusal ödüller almıştır. Suluboya eserleri UNICEF sanat albümünde bulunmaktadır. Yuriçinde ve yurtdışında 57 kişisel sergi gerçekleştirmiş ve ayrıca karma sergilere katılmıştır.Resim ve seramik eserleri özel ve kurumsal koleksiyon ve müzelerde yer almaktadır.

Sanatçının yıllar itibariyle neler yaptığının kısa bir özeti aşağıdadır:

1945 Kandilli Kız Lisesi, 1950 Devlet Güzel Sanatlar Akademisi İç Mimarlık Bölümü’nü bitirdi. Öğrenciliği sırasında Edip Hakkı Köseoğlu ile galeride, Bursalı Şefik ile Cour de Soir çalışmalarında, Vedat Ar-İsmail Hakkı Oygar-Sadi Diren ile seramik uygulamalarında bulundu. Aynı yıllarda İzmir Fuarı'nda çalıştı. Bir süre afiş, grafik-resim ve seramik çalışmaları yaptı.

1953-1954 - Seramik hocası Vedat Ar ile birlikte projesini hazırlayıp uyguladığı Kalkınan Türkiye Sergisi gemiyle farklı kıtaları dolaştı.

1954 - İlk sanat atölyesini Beyoğlu'nda açtı.

1955-1957 - Resim öğretmenliği yaptı.

1957 - Resim ve seramik çalışmalarını birlikte sergilemeye başladı.

1958 - İstanbul Belediyesi Sanat Müşaviri oldu. Dekorasyon projeleri, panolar, festival çalışmaları, İstanbul sergi komiserliği gibi faaliyetlerde bulundu.

1958-1978 - İstanbul Belediyesi Beyoğlu ve Taksim Sanat Galerileri'ni yönetti.

18 Eylül – 12 Ekim tarihleri arasında Ruzin Gerçin’in eserlerinden oluşan suluboya resim sergisini Galeri Selvin’de görebilirsiniz.

Not: Galeri Selvin, Pazar günü hariç her gün 11:00 – 19:00 saatleri arasında açıktır.

Adres: Arnavutköy Dere Sok. No:3 Arnavutköy, Beşiktaş

Tel: 0-212-263 74 81

SULU KÖFTE

Bu da genelde annemin misafir çorbasıdır. Bizde ailecek çok seviyoruz. Daha öncede tarifini verdiğim fakat resimi beğenmediğim için tekrar yayınlıyorum.



Yaklaşık 200-250 gr. kıyma

3 yemek kaşığı pirinç

1 tane kurusoğan

Dilerseniz çeyrek demet maydanoz

Tuz

Karabiber

Yaklaşık 6-7 su bardağı sıcak su

2 yemek kaşığı un

3-4 yemek kaşığı sıvı yağ

Ayrıca içine un serpilmiş geniş bir tabak

Kıymanın içine pirinç, rendelenip suyu sıkılımış soğan, ince doğranmış maydanoz, tuz ve karabiber atılıp özleşene kadar yoğrulur. Sonra nohuttan az büyük parçalar koparılıp elde yuvarlatılır ve unlanmış tabağın içine koyulur.



Tüm köfteler bu şekilde hazırlandıktan sonra Bir tencerede yağ ile un, kahverengi olana dek kavrulur. İçine yaklaşık 6-7 su bardağı sıcak su koyulduktan sonra köfteler içine atılır ve yaklaşık 20-25 dk. köfteler pişene kadar kaynatılır. Servise çıkacağı zaman limon suyu ile servis yapılır.

AFİYET OLSUN