Monday, September 30, 2013

Dukan Usulü Bolmalzemos:) (Her Evre)



dukan usulu bolmalzemos her evre 1


beyaz ekmeği yaptığımdan beri o tat pizza altı olarak ne şahane olur diye düşünüyodum. sonunda uygulamaya geçtim:)

malzemeler beyaz ekmekle aynı. sadece biraz daha ince olması gerektiği için biraz eksilttim. bir de daha büyük bir dikdörtgen tepside pişirdim.

hamuru için:

3 yumurta akı (sarısını kullanmıyoruz)

3 tepeleme yk yoğurt

3 yk yulaf kepeği

5 yk süt tozu

yarım paket kabartma tozu

1 çk tuz

3 damla zeytin aroması (şart değil ama çok yakıştı)

3 damla tereyağ aroması (şart değil ama çok yakıştı)

üstü için:

istediğiniz miktarda tuzundan arındırılmış civil peyniri

2 dilim light kaşar

ev yapımı sucuk (ben sucuk köftesi kullandım, tarifi daha sonra vereceğim)

piliç ya da hindi jambon, dana jambon

sulandırılmış biber salçası (ya da benim gibi acı sevenler için acısso)

seyirdekiler ps günü için mantar, domates ve biber ekleyebilirler

bütün malzemeyi aynı anda bir kaba alıp güzelce karışana kadar mikserle çırpıp 150-160 derecede üzeri kızarmaya başlayana kadar pişirin. yaklaşık 15-20 dk sürüyor bu kısım. sonra tepsinizi çıkarıp fırını soğutmadan önce civil peynirlerini, sonra domatesler ve kaşar en üste gelecek şekilde diğer malzemeleri istediğiniz sırayla dizin. fırını ızgara moduna alıp peynirler eriyene kadar bekletin. sonra sıcak sıcak götürün:)


dukan usulu bolmalzemos her evre 2



KARNIBAHARLI SULU KÖFTE



MALZEMELER

500 gram dana kıyma

4 yk ince bulgur

2 yk pirinç

1 yumurta

2 baş kurusoğan

tuz ve baharat

400 gram karnıbahar

2 yk tereyağı

2 yk salça

2 yk un

2 litre su

HAZIRLANIŞI


karnibaharli sulu kofte 1



karnibaharli sulu kofte 2


soğanı rendeleyip büyükçe bir kabın içinde; etini bulgurunu , pirinci,yumurta ,tuz ve baharatlarını katıp macun kıvamında iyice yoğuruyoruz.


karnibaharli sulu kofte 3


 hepsini aynı boyda olmak üzere köfteleri yapıyoruz.


karnibaharli sulu kofte 4


 tencereye tereyağını ve salçayı koyup kavuruyoruz; bir kaşık un koyarak suyunu ilave edip kaynamaya bırakıyoruz.


karnibaharli sulu kofte 5


 köftelerimizi tek tek elle yuvarlıyoruz.






karnibaharli sulu kofte 6


 kaynamakta olan salçalı suyun içine köftelerimizi  atıyoruz.


karnibaharli sulu kofte 7


yaklaşık on dakika kısık ateşte pişiriyoruz.


karnibaharli sulu kofte 8


 pişen köftelerin içine karnıbaharları diziyoruz.


karnibaharli sulu kofte 9


 bir on dakika da karnıbaharlar yumuşayıncaya dek pişiriyoruz.


karnibaharli sulu kofte 10


servis tabağına alıp sıcak servis yapıyoruz..



Sunday, September 29, 2013

SULU KÖFTE



sulu kofte 1

500 GR KIYMA

1 SOĞAN

3 DİŞ SARIMSAK

1K.F PİRİNÇ

MALZMELERİMİZLE  KÖFTELERİ HAZIRLAYALIM VE UNUN İÇİNE ATALIM.

TENCEREDE

2 HAVUÇ

3 PATATES

1YK.SALÇA

PİŞİRİLİR.

 KAYNAMAYA BAŞLAYINCA KÖFTELER İÇİNE ATILIR.

TAMAMEN KAYNAŞINCA ALTI KAPATILIR.

AFİYET ŞİFA OLSUNNNNNNNNNN


Saturday, September 28, 2013

Kuzey baharı, koca yemiş ve Pierre Hermé usulü portakal aromalı bitter çikolatalı mus (mousse au chocolat)







kuzey bahari koca yemis ve pierre herm usulu portakal aromali bitter cikolatali mus mousse au chocolat 1kuzey bahari koca yemis ve pierre herm usulu portakal aromali bitter cikolatali mus mousse au chocolat 2



Minik Leonardo kuşunun petit déjeuner diye şakıması ile uyandık. Güneş kış kırmızısına bürünmüştü bile. Hava buz, gökyüzü açık, üşüyen bir millet evladı olarak kemiklerime işleyen ama insanı canlandıran kuzey soğukları. Normandiya'lılar üşümüyor! Aslında bizim kadar üşüyen bir millet yok arkadaşlar. Kış soğuklarında bile herkesin kafası, bağrı açık. Londra' da mini etek ve çorapsız stilettolarla geziyorlar bana göre hepsi sistitten kıvranıyor ya neyse geçelim!!. Ben, annem ve Leonardo üçlüsü haricinde Cherbourg'da bere takan yok. Ancak annemin Leonardo'ya atkı takma ataklarını engelleyebildiğimi gururla söyleyebilirim. İnsan önce zihninde üşüyor diyerek inanın soğuğa alışmaya bir Norman direncine kavuşmaya çalışıyorum ama şapkaya rağmen burnum sürekli akıyor, sinüzitim gene nüksetti, acilen Neti (bir çeşit çaydanlık) içine su, deniz ve magnezyum (sel nigari) tuzu koyup burnumu yıkamaya başlamalıyım. Haftaya Paris'ten alacağım artık burda yok.







 kuzey bahari koca yemis ve pierre herm usulu portakal aromali bitter cikolatali mus mousse au chocolat 3kuzey bahari koca yemis ve pierre herm usulu portakal aromali bitter cikolatali mus mousse au chocolat 4



Dün yaptığımız yürüyüşler esnasında bulduğumuz koca yemişlerden (Arbutus unedo yada fransızcasıyla arbousier) topladık. Marianne'ın anneannesi reçel yaparmış, Portekizlilerin bir çeşit şarapları var bu meyveyle yapılan. Türkiye'de de görmüştüm sanki. Sadece kızarmış olanları yeniyor yoksa buruk ve sevimsiz bir tadı var.



Fransızlar  hiç birşeyi atmayıp herşeyi değerlendiriyorlar. Günlük alışveriş ve yenilebilecek kadar yiyecek alıyorlar, bize garip gelen 2 muz, 3 domates satin alinmasi ondan. Yemeğe bu kadar kafayı takmış bir milletin tüketimi bu kadar kontrollü yapması ilginç. Pazarlama (marketing) burda yeni gelişiyor. Bilinçsiz tüketim toplumu olmadiklari gibi eskiye ve geleneklere bağlılar. Hijyen delisi değiller nerdeyse çiğe yakın et, çiğ yumurtadan yapılan sos ve tatlıları yiyorlar. Çiğ sütten yapılan güzelim peynirler cabasi eeee hani çiğ et, yumurta, süt tehlikeliydi salmonella, brusella vs vs buraya hiç uğramıyor anlaşılan. Hicbir fransıza çok pişmiş et yediremezsiniz. En güzel peynirler çiğ sütten yapılanlar. Çikolatalı mus çok sevilen ve tüketilen bir tatlı, adı gibi hafif köpük kıvamında saf çikolata sevmemek mümkün değil Leonardo'da bende bayılıyorum ama her seferinde tedirgin oluyorum.







kuzey bahari koca yemis ve pierre herm usulu portakal aromali bitter cikolatali mus mousse au chocolat 5















Çikolatalı Mus (tarif Pierre Hermé'nin La Larousse des Desserts adlı kitaptan alınmıştır)







180 gr bitter çikolata                                                      



1 çorba kaşığı süt



100  gr krema



30 ml (2 çorba kaşığı) portakal likörü yoksa portakal kabuğu incecik rendelenebilir yada portakal yağı)



20 gr tereyağı



3 yumurta



15 gr şeker



1-Krema ve sütü bir tencereye koyup kaynayınca altını kapatın. İçine kırılmış çikolataları ekleyin ve eriyene kadar karıştırın. Cikolatayi bir bıçak yardımıyla kesme tahtasının üstünde yapabildiğiniz kadar küçük parçalara bölebilirsiniz.



2-Tereyağını küçük parçalara bölün ve yukarıdaki karışıma ekleyin.



3-Yumurtanın beyazı ve sarılarını ayrırın. Sadece beyazları bir mikser yardımıyla bembeyaz köpük olana kadar çırpın. Yavaş ayardan başlayın tutmaya başlayınca hızı arttırın, kabı ters çevirdiğinizde köpük akmıyorsa olmuş demektir. Bir iki denemede kıvamı anlarsınız yanlız çok hızla uzun süre çevirirseniz  yine sıvı hale gelir dikkat. Bu kıvam makaron, sufle ve daha bir çok tatlı için gerekli bir tekniktir.



4-Yumurta sarılarını da karıştırıp azar azar çikolatalı karışıma ekleyin ve karıştırın. Yumurta beyazlarının üçte birini çikolatya ekleyin ve bir spatul yardımıyla alttan sıyırıp üste çevirerek karıştırın burda amaç yumurta köpüğünün içine hapsolmuş hava kabarcıklarını kırmamak daha sonra mus'a köpük hafifliğini verecektir. Kalan köpüğüde ekleyip yine alttan yukarı doğru daireler halinde karıştırın hafif beyaz köpükler kalabilir çok önemli değil hatta kalması daha iyi. Tek kişilik kaplara paylaştırın.



5-En az 2 saat buzdolabında bekletin. Üstüne biraz krema ve çikolata kırpığı ile süsleyebilirsiniz.



kuzey bahari koca yemis ve pierre herm usulu portakal aromali bitter cikolatali mus mousse au chocolat 6











Friday, September 27, 2013

Saray Usulü Anneler Günü


İstanbul, 11 Nisan 2011; 8 Mayıs Pazar Anneler Günü Çırağan Palace Kempinski’de yemyeşil bahçeler içinde, mavi Boğaz sularına karşı sultanlara layık kutlanacak.

Özel Anneler Günü Brunch’ında Klasik Avrupa ve Türk Mutfağından 250 çeşit lezzet Boğaz’a karşı ailece, birer kadeh köpüklü şarap eşliğinde tadılacak. Brunch 12:00 – 16:00 saatleri arasında ve kişi başı 160 TL (KDV dahil), 0-5 yaş arası çocuklar için ücretsiz; 5-12 yaş arası için % 50 indirimli.


Gazebo Lounge Akşamüstü Çayı’nda ise anneniz için hazırlanmış birçok leziz pasta ve çörek, enfes kişler, milföyler 15:00-19:00 arasında bir kadeh köpüklü şarap ikramı ve canlı keman ve piyano müziği eşliğinde İstanbul’un en zengin akşamüstü çayı büfesinde; kişi başı 70 TL (KDV dahil).


 www.kempinski.com














Rezervasyon için 0212 326 46 46’dan 7500


Wednesday, September 25, 2013

.:Yang Mane satu ikut sunnah Rasulullah???::.



yang mane satu ikut sunnah rasulullah 1


Sunnah Yang Ditinggalkan!

Assalamualaikum. Hari ini saya nak kongsikan kisah daripada ustaz saya. Kisahnya begini. Ketika ustaz berada di tingkatan 3 kalau tidak silap saya, dia bersekolah di sekolah maahad @ pondok. (saya tak berapa ingat). Pada ketika itu, kerajaan memberikan sumbangan buku yang banyak. Ustaz belek-beleklah buku yang ada di situ. Dalam leka membelek buku-buku yang ada di situ, ustaz terjumpa sebuah buku yang tajuknya lebih kurang ’20 amalan sunnah yang telah dilupakan’. Nampak menarik. Ustaz pun baca. Alangkah terkejutnya ustaz apabila buku itu mengatakan lambang A itu adalah sunnah Yahudi. Terus ustaz saya simpan soalan ini dalam otak untuk bertanyakan kepada mereka yang alim.

Ditakdirkan Allah, ustaz dapat menyambung pelajaran di Universiti Al-Azhar, Mesir. Pada malam itu, selepas habis pengajian daripada syeikh (saya tak ingat namanya siapa) di situ, ustaz mengambil peluang untuk bertanyakan soalan itu kepada syeikh yang mengajar tadi. Dilihat syeikh bersama Syeikh Yusuf Al-Qaradawi sedang duduk bersembang. Ustaz meminta kebenaran dan syeikh itu memberi kebenaran.

“Syeikh, apa hukum kalau kita buat begini? (sambil membuat lambang A)”

Syeikh menepis tangan ustaz saya. Syeikh Yusuf Al-Qaradawi terkejut.

“Biadap kamu.” kata syeikh itu sambil menuding tangan kepada ustaz saya.

“Kenapa syeikh? Kalau diikutkan kebiasaan orang Malaysia, kalau kami nak menunjukkan sesuatu, macam itulah yang kami guna.”

Syeikh menggeleng kepala. “Kalau kamu nak tau, itulah amalan Yahudi yang telah di ajarkan kepada kamu, warga Malaysia. Yahudi tidak akan boleh duduk senang selagi mana kamu tidak mengikut mereka. Jadi ini adalah tugas kamu untuk beritahukan hal ini kepada penduduk Malaysia.” ujar syeikh.

“Jadi, macam mana kami nak tukar daripada menggunakan lambang A itu?”

“Kamu gunakanlah begini, (sambil menunjukkan seperti lambang B). Itulah sunnah Rasulullah s.a.w.”

Ustaz mengangguk dan beredar.

--------------------------
--------------------------
-----------

Harapnya atas perkongsian saya yang tidak seberapa itu dapat memberikan pencerahan kepada anda semua. Sebabnya kita sekarang kalau nak tunjukkan sesuatu menggunakan lambang B, orang kata kita ni biadap. Dah terbalik, sunnah Rasulullah dikatakan biadap, sunnah Yahudi kita kata baik.

Moga dapat dikongsikan kepada rakan-rakan yang lain. Perkara ini penting untuk saya sampaikan. Takutnya kita di Padang Mahsyar nanti kita terlepas daripada syafaat Rasulullah hanya disebabkan kita tidak sebarkan perkara yang besar ini kepada orang lain.

#Sebar-sebarkanlah. Moga dirimu mendapat keredhaan daripada Allah#







Sumber :: Facebook 


Petikan dari Ceramah Ustaz Azhar Idrus.. =)












Selamat Beramal =)






Monday, September 23, 2013

Kekikli Kuzu Eti (ipek usulü)


kekikli kuzu eti ipek usulu 1Cunda'daki Lal restoran'ı anlatmıştım son yazılarımdan birinde. Ve orada yediğimiz, tadı damağımızda kalan "Girit usulü Kekikli Kuzu" yemeğinden de bahsetmiştim.

Tüm Girit yemekleri gibi az ve öz malzemeyle hazırlanmış gibi görünüyordu, pamuk gibiydi ve müthiş bir lezzeti vardı.

Ankara'ya döndüğümde tahmin edebildiğim kadarıyla denedim bu yemeği. Elbette aynı olmadı ama yine de çok güzel bir et yemeği oldu. Zaten bu tahmini denemelerim sonunda ortaya beğendiğimiz, yeni tarifler çıkıyor. İşin en sevdiğim yanı bu:)

Bu yüzden, belki sizlerin de hoşuna gider diye paylaşmaya karar verdim.

Malzemeler:

(4 kişi için)


  • 1 kg kemikli kuzu eti (kol kısmından)

  • 1/3 demet taze kekik

  • 4 çorba kaşığı sızma zeytinyağı

  • 1 domatesin rendesi,

  • 1,5 su bardağı su

  • tuz

  • süslemek için taze kekik yaprakları

kekikli kuzu eti ipek usulu 2

Yapılışı:


  • Yağı tencereye dökün, iyice ısındığında parça etleri tencereye alın, çevirerek her tarafını iyice kızartın.

  • Domatesi rendeleyin, tuz ilave edin.

  • En üste yıkadığınız ve saplarını bağladığınız kekik demetini yerleştirin.

  • Sıcak suyu da ilave ederek ateşi en kısığa getirin, yaklaşık 1,5- 2 saat pişirin.

  • Piştikten sonra üstteki kekik demetini alın.

  • Etleri taze kekik yapraklarıyla süsleyerek servis yapın.

  • Afiyet olsun.

kekikli kuzu eti ipek usulu 3

Notlar:



  • Ben döküm tencere kullandım, suyunu muhafaza ettiği ve yavaş pişirdiği için sonuç iyi oldu.


  • Hangi tencerede pişrirseniz pişirin, pişme süresi boyunca kapağı iyi izole etmeye ve hiç açmamaya çalışın.


  • Etin sırrı bence uzun sürede ve kısık ateşte pişmesinde.


  • Bu yemeğin orijinal tarifi değil. Ben tahmin edebildiğim kadarıyla yaptım. Orijinal tarifi bilenler varsa lütfen bana iletin (Sevgili Asya, duyuyor musun?:)



Sulu Kayseri Mantısı



sulu kayseri mantisi 1






Sulu Kayseri Mantısı








Saturday, September 21, 2013

Playin' Sulukule



playin sulukule 1 Yönetmen Tony Gatlif'in Sulukule'yi gezdiğini ve ardından Sulukuleyi anlatan bir de film çekmek istediğini sanırım Gadjo Dilo yazısında söylemiştik. Sulukule için bir şeyler yapmak isteyen biri daha var ki bu icraatına da başladı ; Eugene Hutz.

( bu arada bıyıklarım Alain Delon olmaktan çıktı Eugene Hutz oluyor sanırım)

Blogta şarkıcılığında ziyade oyunculuğuyla konuşulsa da malumunuz üzere kendisi şarkıcıdır (aman allahım neler öğreniyoruz). Ve devam etmekte olan konser turnelerinde çalmaya başladığı Sulukule için yazılmış bir şarkı var; Educate Thy Neighbour.

Uyandır komşunu

Kentsel dönüşüm tuzağına

Yeni bir otopark adına

Kültürün üstüne dökülen asfalta

Uyandır dostum komşunu

İzah et ona, nedir hadise

İster poker çevirirken

İster sevişme ertesinde sigara içerken


Anlaşılan bazıları bizden daha duyarlı.

Benim oldukça hoşuma gitti şarkı.

Dinlemek ve sözlerine bakmak için şuraya bi tık alayım => Tık





Belki bunlar da ilginizi çeker..

Seksi çingene fotoğrafları için Tıklayın





Friday, September 20, 2013

HİLYE-İ SAADET (RESULULLAHIN GÖRÜNÜŞÜ)



hilye i saadet resulullahin gorunusu 1





HİLYE-İ SAADET (RESULULLAHIN GÖRÜNÜŞÜ)


Resulullah efendimizin, görünen bütün uzuvlarının şekli, sıfatları, güzel huyları, tamam hayatı, bütün incelikleriyle, çok geniş ve açık olarak, âlimler tarafından, senetleri, vesikaları ile yazılmıştır. Bunlara (Siyer) kitapları denir.

Büyük İslam âlimlerinden imam-ı Ahmed Kastalani hazretlerinin, (Mevahib-i ledünniyye) ismindeki iki cilt kitabından lüzumlu görülen kısımlar, kısaca aşağıya yazılmıştır:

Peygamber efendimizin mübarek yüzü ve bütün a’za-i şerifesi ve mübarek sesi, bütün insanların yüzlerinden ve a’zasından ve seslerinden güzel idi. Mübarek yüzü, bir miktar yuvarlak idi. Neşeli olduğu zamanda, mübarek yüzü ay gibi nurlanırdı. Sevindiği, mübarek alnından belli olurdu.

Resulullah efendimiz, gündüz nasıl görürse, gece dahi öyle görürdü. Önünde olanları gördüğü gibi, arkasında olanları dahi görürdü. Bunu ispat eden yüzlerce hadise, kitaplarda yazılıdır. Gözde görme özelliği yaratan Allahü teâlânın, diğer uzuvda [organda] da yaratmaya gücü yeter.

Yana ve geriye bakacağı zaman, bütün bedeni ile dönüp bakardı. Yeryüzüne nazarı, semaya bakmasından ziyade idi. Mübarek gözleri büyük idi. Mübarek kirpikleri uzun idi. Mübarek gözlerinde bir miktar kırmızılık vardı. Mübarek gözlerinin karası gayet siyah idi. Fahr-i âlem efendimizin alnı açık idi. Mübarek kaşları ince idi. Kaşları arası açık idi. İki kaşı arasında olan damar, hiddetlenince kabarır idi. Mübarek burnu gayet güzel olup, orta yeri bir miktar yüksek idi. Mübarek başı büyük idi. Mübarek ağzı küçük değildi. Mübarek dişleri beyaz idi. Mübarek ön dişleri seyrek idi. Söz söylediği zamanda, sanki dişleri arasından nur çıkardı. Allahü teâlânın kulları arasında ondan daha fasih ve tatlı sözlü kimse görülmedi.

Mübarek sözleri gayet kolay anlaşılır, gönülleri alırdı. ve ruhları cezb ederdi. Söz söylediği zaman, kelimeleri inci gibi dizilirdi. Bir kimse saymak istese, kelimeleri sayılmak mümkün idi. Bazen iyi anlaşılması için, üç kere tekrar ederdi. Cennette Muhammed aleyhisselam gibi konuşulacaktır. Mübarek sesi, kimsenin sesinin yetişemediği yere yetişirdi.

Peygamber efendimiz güler yüzlü idi. Tebessüm ederek gülerdi. Gülerken, mübarek dişleri görünürdü. Güldüğü zaman, nuru duvarlar üzerine ziya verirdi. Ağlaması da, gülmesi gibi hafif idi. Kahkaha ile gülmediği gibi, yüksek sesle de ağlamazdı, amma mübarek gözlerinden yaş akar, mübarek göğsünün sesi işitilirdi. Ümmetinin günahlarını düşünüp ağlardı ve Allahü teâlânın korkusundan ve Kur’an-ı kerimi işitince ve bazen de namaz kılarken ağlardı. Resulullah efendimizin mübarek parmakları iri idi. Mübarek kolları etli idi. Mübarek avuçlarının içi geniş idi. Bütün vücudunun kokusu, miskten güzel idi. Mübarek bedeni, hem yumuşak, hem de kuvvetli idi. Enes bin Malik diyor ki, Resulullaha on sene hizmet ettim. Mübarek elleri ipekten yumuşak idi. Mübarek teri miskten ve çiçekten daha güzel kokuyordu. Mübarek kolları, ayakları ve parmakları uzun idi. Mübarek ayaklarının parmakları iri idi. Mübarek ayaklarının altı çok yüksek olmayıp, yumuşak idi. Mübarek karnı geniş olup, göğsü ile karnı beraber idi. Omuz başının kemikleri iri idi. Mübarek göğsü geniş idi. Resulullahın kalb-i şerifi, nazargâh-ı ilahi idi.

Resulullah efendimiz çok uzun boylu olmayıp, kısa dahi değil idi. Yanına uzun bir kimse gelse, ondan uzun görünürdü. Oturduğu zaman, mübarek omuzu, oturanların hepsinden yukarı olurdu.

Mübarek saçları ve sakallarının kılı çok kıvırcık ve çok düz değil, yaradılışta ondüle idi. Mübarek saçları uzundu. Önceleri kakül bırakırdı, sonradan ikiye ayırır oldu. Mübarek saçlarını bazen uzatır, bazen de keser, kısaltırdı. Saç ve sakalını boyamazdı. Vefat ettiği zamanda, saç ve sakalında ak kıl, yirmiden az idi. Mübarek bıyığını kırkardı. Bıyıklarının uzunluğu ve şekli, mübarek kaşları kadar idi. Emrinde hususi berberleri var idi.

Resulullah efendimiz misvakını ve tarağını yanından ayırmazdı. Mübarek saçını ve sakalını tararken aynaya nazar eylerdi. Geceleri mübarek gözlerine sürme çekerdi.

Kâinatın efendisi (sallallahü aleyhi ve sellem) önüne bakarak, süratle yürürdü. Bir yoldan geçtiği, güzel kokusundan belli olurdu.

Peygamber efendimiz kırmızı ile karışık beyaz benizli olup, gayet güzel, nurlu ve sevimli idi. Bir kimse, Peygamber “aleyhissalatü vesselam” siyah idi dese, dinden çıkar.

Güzel huyların hepsi Resulullah efendimizde toplanmıştı. Güzel huyları, Allahü teâlâ tarafından verilmiş olup, çalışarak, sonradan kazanmış değil idi. Bir Müslümanın ismini söyleyerek, hiçbir zaman lanet etmemiş ve asla mübarek eli ile kimseyi dövmemiştir. Kendi için, hiçbir şeyden intikam almamıştır. Allah için intikam alırdı. Akrabasına, Eshabına ve hizmetçilerine tevazu ederek, iyi muamele eylerdi. Ev içinde çok yumuşak ve güler yüzlü idi. Hastaları ziyarete gider, cenazelerde bulunurdu. Eshabının işlerine yardım eder, çocuklarını kucağına alırdı. Fakat, kalbi bunlarla meşgul değildi. Mübarek ruhu melekler âleminde idi.

Resulullah efendimizi ansızın gören kimseyi korku kaplardı. Kendisi yumuşak davranmasaydı, Peygamberlik hallerinden, asla kimse yanında oturamaz, sözünü işitmeye takat getiremezdi. Halbuki, kendisi, hayasından, mübarek gözleri ile kimsenin yüzüne bakmazdı.

Peygamber efendimiz, insanların en cömerdi idi. Bir şey istenip de, yok dediği görülmemiştir. İstenilen şey varsa verir, yoksa, cevap vermezdi. O kadar iyilikleri, o kadar ihsanları vardı ki, Rum imparatorları, İran şahları, o kadar ihsan yapamadılar. Fakat kendisi sıkıntı ile yaşamayı severdi. Öyle bir hayat yaşıyordu ki, yemek ve içmek hatırına bile gelmezdi. Yemek getirin yiyelim veya falanca yemeği pişiriniz buyurmazdı. Yemek getirirlerse yer, her ne meyve verseler kabul ederdi. Bazen aylarca az yer, açlığı severdi. Bazen de çok yerdi. Yemeği üç parmakla yerdi. Yemek sonunda su içmezdi. Suyu otururken içerdi. Başkaları ile yemek yerken, herkesten sonra el çekerdi. Herkesin hediyesini kabul ederdi. Hediye getirene karşılık olarak, katkat fazlasını verirdi.

Çeşitli elbise giymek âdet-i şerifesi idi. Yabancı devlet elçileri gelince süslenirdi. Yani kıymetli ve nefis elbise giyerek, güzel yüzünü gösterirdi. Yüzüğünü mühür olarak kullanırdı. Yüzüğü üzerinde (Muhammedün Resulullah) yazılı idi. Yatağı deriden olup, içi hurma ağacı iplikleri ile dolu idi. Bazen bu yatak üzerine, bazen yere serili deri üzerine, bazen de, hasır veya kuru toprak üzerine yatardı. Mübarek avucunun içini sağ yanağının altına koyup, sağ yanı üstüne yatardı.

Resulullah efendimiz, zekât malı almaz, çiğ soğan ve sarmısak gibi şeyler yemez ve şiir söylemezdi.

Server-i âlem efendimizin mübarek gözleri uyur, kalb-i şerifi uyumazdı. Aç yatıp tok kalkardı. Asla esnemezdi. Mübarek vücudu nurani olup, gölgesi yere düşmezdi. Elbisesine sinek konmaz, sivrisinek ve diğer böcekler mübarek kanını içmezdi. Allahü teâlâ tarafından Resulullah olduğu bildirildikten sonra, şeytanlar göklere çıkarak haber alamaz ve kâhinler söyleyemez oldu.

Bir kimse, Peygamber efendimizi rüyada görse, muhakkak Onu görmüştür; çünkü şeytan Onun şekline giremez.

Kaynak; www.dinimizislam.com

Thursday, September 19, 2013

İtalyan Usulü Tagliatelle


italyan usulu tagliatelle 1

İtalyan Usulü Tagliatelle

İrem günlerdir odasına kapanmış, çalışıyor, büyük bir ihtimalle karnı zil çalsa bile işi bırakıp yemek yemez şu tatlı cadıyı çağırayım o da nasıl olsa gelmem biliyorsun işim var der diye düşünüp telefon ettim . Sonuç ve cevap beklediğim gibiydi. Aradan on dakika geçti bu sefer o aradı. Teklifin geçerliyse işlerimi ayarlıyıp geliyorum. Olmadı bu işte. Beklemediğim cevap on dakika sonra gelmişti Ama makarna ben geldiğimde hazır olsun çok az vaktim var!!! dedi. Ben yine de ona fotoğraf çekmeyi ayırdım???


Malzemeler:







  • 250 gr. tagliatelle eriştesi


  • 250 gr. ince julyen doğranmış tavuk eti


  • 1 adet orta boy kuru soğan ince kıyılmış


  • 2 adet ince jülyen doğranmış kırmızı biber


  • 200 gr. ince jülyen doğranmış havuç


  • 200 gr. ince jülyen doğranmış kabak


  • 200 gr. ince jülyen doğranmış salatalık kabuğu


  • 4 diş ince kıyılmış sarımsak


  • 500 gr. çiğ yemeklik krema


  • 150 gr. tereyağı



italyan usulu tagliatelle 2


Hazırlanışı:







  1. İlk önce erişte hafifçe diri kalmak şartıyla haşlayıp süzülür. Yapışmaması için biraz çiçek yağı serpilir, karıştırılıp bekletilir. (Ben haşladığım tuzlu suya koyduğum için üstüne serpmedim)


  2. Tüm jülyen doğranmış sebzeler eritilmiş tereyağına atıp sote edilir. Sırasıyla önce sarımsak, soğan sonra havuç, kabak, salatalık kabuğu ve kırmızı biber sote edilir. Krema ilave edilir. Tereyağda sote edilmiş tavuk eti de sebzeli karışıma ilave edilir.


  3. Servis zamanı tavuk etli sebzeli karışımı ısıtılır. Buna erişteyi ilave edip kısık ateşte üç dakika pişirilir. Sıcak olarak servise sunulur. Arzu edilirse servise sunarken üzerine rende parmesan peyniri serpilir. (Biz kaşar rendesi serptik )



italyan usulu tagliatelle 3


Not:Bu makarnayı Yemek Zevki dergisinden yaptık. (Haziran'99 da)


Wednesday, September 18, 2013

sülük


Geçen hafta bacaklarda ağrı ve şişlik yakınması ile başvuran yaşı bir teyze her sene sülük yapıştırdığını, çok fayda gördüğünü söyleyince sülükleri nereden temin ettiğini, bu işi nasıl yaptığını sordum.

Sülükleri Kemraltı’ndan alıyormuş. Şişe içinde 6-7 tanesi geçen yıl 3,5 liraymış, bu yıl 15 liraya almış.

“Küresel ısınma fiyatlarını arttırmış” dedi gülerek.

Eve gelince şişenin ağzını bacağına dayıyor, şişenin ağzından çıkan sülükler bacağına yapışıp kan emmeye başlıyorlarmış. Bütün sülükleri bacağının çeşitli yerlerine yapıştırdıktan sonra yarım saat kadar bekliyor, yeterince kan emen sülükler şişip kendiliklerinden düşüyorlarmış. Daha sonra annesinden gördüğü üzre, bacağını arı zeytinyağı ile ovuyor ve 1 hafta su değdirmiyormuş. Düşen sülüklerin üzerine yine annesinin yaptığı gibi tuz atıyor, emdikleri kanı boşaltan sülükleri de tekrar şişeye sokup içine biraz toprak atıp çöpe atıyormuş. “Bazıları tekrar kullanıyor ama ben bir sefer kullanıp atıyorum” dedi.

Şişeye neden toprak koyduğunu sordum.

"Annemden gördüm, herhalde besin olsun diye koyuluyor” dedi.

İşe yarayıp yaramadığını sordum. Çok işe yarıyormuş, bacaklarındaki şilikler azalıyor, ağrıları hafifliyormuş.

Sülükleri başkasının kullanmadığından emin olmasının bulaşıcı hastalıklar açısından önemini anlattım, ve varisleri için konservatif tedavi olarak Doxium tb.2x1 yazdım.
Konu ile ilgili bir haber.


Kisah Teladan : Keperibadian Rasulullah S.A.W




RASULULLAH S.A.W. DAN PENGEMIS YAHUDI BUTA






Di sudut pasar Madinah Al-Munawarah seorang pengemis Yahudi buta hari demi hari apabila ada orang yang mendekatinya ia selalu berkata "Wahai saudaraku jangan dekati Muhammad, dia itu orang gila, dia itu pembohong, dia itu tukang sihir, apabila kalian mendekatinya kalian akan dipengaruhinya". Setiap pagi Rasulullah s.a.w. mendatanginya dengan membawa makanan, dan tanpa berkata sepatah kata pun Rasulullah s.a.w. menyuap makanan yang dibawanya kepada pengemis itu walaupun pengemis itu selalu berpesan agar tidak mendekati orang yang bernama Muhammad. Rasulullah s.a.w  melakukannya hingga menjelang Nabi Muhammad s.a.w.  wafat. Setelah kewafatan Rasulullah s.a.w. tidak ada lagi orang yang membawakan makanan setiap pagi kepada pengemis Yahudi buta itu.

Suatu hari Abubakar r.a berkunjung ke rumah anaknya Aisyah r.ha. Beliau bertanya kepada anaknya, "Anakku adakah sunnah kekasihku yang belum aku kerjakan", Aisyah r.ha menjawab pertanyaan ayahnya, "Wahai ayah engkau adalah seorang ahli sunnah hampir tidak ada satu sunnah pun yang belum ayah lakukan kecuali satu sunnah saja". "Apakah itu?", tanya Abubakar r.a. Setiap pagi Rasulullah s.a.w. selalu pergi ke ujung pasar dengan membawakan makanan untuk seorang pengemis Yahudi buta yang berada di sana", kata Aisyah r.ha.

Ke esokan harinya Abubakar r.a. pergi ke pasar dengan membawa makanan untuk diberikannya kepada pengemis itu. Abubakar r.a mendatangi pengemis itu dan memberikan makanan itu kepada nya. Ketika Abubakar r.a. mulai menyuapinya, si pengemis marah sambil berteriak, "Siapakah kamu ?". Abubakar r.a menjawab, "Aku orang yang biasa". "Bukan !, engkau bukan orang yang biasa mendatangiku", jawab si pengemis buta itu. Apabila ia datang kepadaku tidak susah tangan ini memegang dan tidak susah mulut ini mengunyah. Orang yang biasa mendatangiku itu selalu menyuapiku, tapi terlebih dahulu dihaluskannya makanan tersebut dengan mulutnya setelah itu ia berikan pada ku dengan mulutnya sendiri", pengemis itu melanjutkan perkataannya.

Abubakar r.a. tidak dapat menahan air matanya, ia menangis sambil berkata kepada pengemis itu, aku memang bukan orang yang biasa datang pada mu, aku adalah salah seorang dari sahabatnya, orang yang mulia itu telah tiada. Ia adalah Muhammad Rasulullah s.a.w. Setelah pengemis itu mendengar cerita Abubakar r.a. ia pun menangis dan kemudian berkata, benarkah demikian?, selama ini aku selalu menghinanya, memfitnahnya, ia tidak pernah memarahiku sedikitpun, ia mendatangiku dengan membawa makanan setiap pagi, ia begitu mulia.... Pengemis Yahudi buta tersebut akhirnya bersyahadat dihadapan Abubakar r.a.






Moga2 bermanafaat untuk semua ...






kisah teladan keperibadian rasulullah s a w 1


KREDIT KISAH TELADAN DI SINI






( N3 AUTO PUBLISH )



LÜBNAN USULÜ CACIK


lubnan usulu cacik 1

lubnan usulu cacik 2

Alışagelmiş yoğurt, salatalık ve sarımsak üçlüsüyle yapılan cacığa alternatif bir sunum hazırladım. Taze soğan, dereotu, kırmızı iri biber ilavesiyle yapılan cacık Lübnan usulü bir lezzet...

Yarım kg. yoğurt

1 çay bardağı su

2 çengelköy salatalık

3 taze soğan

1 kırmızı iri biber

1 kırmızı arnavut biberi

yarım demet dereotu

tuz, karabiber, kırmızı pul biber

Salatalığı alacalı soyalım küçük küpler halinde doğrayalım. Biberlerin çekirdeklerini temizleyip küçük küpler halinde doğrayalım. Dereotu ve soğanı ince doğralım. Hepsini karıştıralım.

Geniş bir kasede yoğurdu özeyelim ve suyunu ilave edip pürüzsüz bir kıvam olana kadar çırpalım. Sebzeleri ekleyelim, tuz karabiber ile tatlandırıp servis tabağına alalım. Üzerini pul kırmızı biber ve dereotu ile süsleyelim... Arzuya göre buz ilave ile servis yapalım... Afiyet olsun...

Kırıntı Hamurlu Sulu Köfte



kirinti hamurlu sulu kofte 1



Sulu köfte yapılmayan ev hemen hemen yok gibidir. Salçalısı, ekşili terbiyelisi...Herkesin kendi damak zevkine göre farklı tercihleri vardır mutlaka. Bizim evde çocukluğumdan bu yana annem hep salçalısını yapar, terbiyeli olan ona göre diyet köfte gibidir renginden hoşlanmaz.  Ben kendi evimde de aynı alışkanlığı sürdürüyorum. Bir kez terbiyelisini yaptığımda kızım" renklisi daha güzel" demişti ve bundan sonrada hep salçalı yapıldı.


Bu bilinen klasik tarifi farklı bir yorum ile kırıntı hamuru ekleyip biraz kaşar peyniri rendesi ile tek kişilik kaplarda fırınladım . Değişik ama evde çok sevilen leziz bir tarif çıktı ortaya...


Beni Facebook'ta takip etmek isterseniz buraya tıkladıktan sonra açılan sayfayı beğenmeniz yeterli...

Gereken Malzemeler :

Köfte için :

500 gr kıyma (az yağlı dana kıyması kullandım)

1 adet soğan

2 çorba kaşığı pirinç

2 dilim bayat ekmek

1 küçük kase kıyılmış maydanoz

tuz, karabiber, kimyon

1 adet patates

2 adet havuç

2 adet domates



Köfteleri bulamak için:

Un



Kırıntı Hamuru için:

3/4 su bardağı un

50 gr tereyağı



Üzerine :

1 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri


kirinti hamurlu sulu kofte 2
Hazırlanışı :


Kırıntı hamuru için elenmiş una soğuk küp şeklinde doğradığınız tereyağını ilave edip yağı eritmeden gerekirse 1-2 kaşık soğuk su ilavesi ile pürüzsüz bir hamur elde edin. Streç filme sarıp buzlukta yarım saat bekletin.


Köfte için kıymayı derin bir kaba alın. Rendelenip suyu süzülmüş soğanı, ufalanmış bayat ekmek içlerini, maydanoz, tuz , baharat ve pirinci ilave edip yoğurun. Köfte hamurunu yarım saat dinlendirin.


Daha sonra hamurdan misket büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayın. Un serpilmiş bir tepside tüm köfteleri una bulayın.


Tencerede rendelenmiş domatesleri sıvı yağ ile hafifçe soldurun. Halka halka dilimlenmiş havuçları ve küp küp doğranmış patatesleri de ilave edip bir kaç kez döndürün. Üzerine 3-4 bardak su ilave edin.


yemeğin suyu kaynamaya başlayınca yavaş yavaş una buladığınız köfteleri tencerenin içine salıp yapışmaması için bir kaç kez karıştırın.


Önce harlı ateşte, kaynamaya başlayınca kısık ateşte köfteler pişip pirinçler şişmeye başlayıncaya kadar pişirin.


Tek kişilik ısıya dayanıklı fırın kaplarına kepçe ile köftelerden pay edin. Hafifçe ılınınca buzluktan çıkardığınız kırıntı hamurunu rendeleyin (tam donmamışsa eliniz ile ufalayabilirsiniz).


Üzerine kaşar peyniri rendesi serpip önceden 180 derece ısıtılmış fırında pembeleşinceye kadar fırınlayın. 




Bunu E-postayla Gönder BlogThis! Twitter'da Paylaş Facebook'ta Paylaş


Monday, September 16, 2013

ÇİLBİR (BABADAĞ USULÜ ÇILBIR)


cilbir babada usulu cilbir 1 Çilbir, çocukluğumun unutulmaz yemeklerinden biridir aslında.



Babadağda çilbir derler ve yoğurtsuz olarak böyle pişirirler, yoğurtla alakası yoktur babadağ çılbırının:))

Küçükken bayılırdık çilbire en sevdiğim yemeklerin içinde yerini alırdı. Annem, yengem yada babannem kim pişirirse pişirsin ev halkı tarafından çok sevilen bir yemekti.

cilbir babada usulu cilbir 2 Hepi topu yumurta aslında ama yumurta da allahın bir lütfu bence, yumurtasız bir hayat nasıl olurdu ki? Kurabiyeler kekler pastalar olmazdı sanırım, hemen hemen herkesin sevdiği yumurtayı birde böyle deneyin derim:))



Yumurtaları haşalıp soyup iri iri doğrayın.



Başka bir tencerede tereyağını eritip içine biraz salça ve biraz kırmızı toz biber(biz aşrengi deriz ) ilave edip bir iki çevirip üzerine yeteri kadar su ve tuz ilave edin kaynadıktan sonra içine yumurtaları koyup kısık ateşte biraz daha kaynamaya bırakın.



Serviz etmeden önce üzerine karabiber dökmeyi unutmayın olmazsa olmaz:)

cilbir babada usulu cilbir 3

Afiyet olsun hoşçakalın..........

Teladani puasa Rasulullah












Teladani puasa Rasulullah





















AL-QURAN sebagai kalamullah telah mengabadikan Rasulullah SAW sebagai utusan Allah dan penutup sekelian nabi. Sebagai nabi terakhir, baginda merupakan uswatun hasanah dan menjadi contoh teladan yang baik kepada umatnya.



















Dalam ibadat puasa Ramadan, Rasulullah telah menunjukkan teladan yang terbaik untuk diikuti oleh umatnya. Rasulullah SAW telah bersabda dalam sebuah hadis baginda yang bermaksud:



















"Apabila seorang daripada kamu sekelian berpuasa,



maka janganlah ia berkata kotor dan berteriak.



Bila dicela orang lain atau dimusuhi, maka katakanlah,



sesungguhnya aku ini sedang berpuasa. "



















Sebagaimana penjelasan baginda Rasulullah sendiri bahawa orang yang berpuasa itu pada hari kiamat nanti bau mulutnya akan lebih harum daripada bau kasturi.



















Sama-sama kita renungi beberapa tatacara dan adab puasa yang telah diamalkan oleh baginda sebagai teladan dan iktibar untuk diikuti oleh semua umatnya.



















Dalam penyempurnaan ibadat puasa Ramadan, beberapa langkah yang telah diambil oleh baginda antaranya ialah;



















Memantapkan niat











Nabi SAW bersabda yang bermaksud:















"Sesiapa yang tidak menetapkan



akan berpuasa sebelum fajar,



maka tidak sah puasanya."



(Riwayat Abu Daud dan Ibnu Majah)



l



















Melaksanakan makan sahur



















Anas bin Malik r.a. berkata telah bersabda Rasululla SAW yang bermaksud:















" Sahurlah kamu sekelian,



sesungguhnya dalam sahur itu ada keberkatannya. "



(Riwayat Muslim).























Menurut Ibnu Hajar al-Asqalani yang dimaksudkan dengan berkat itu ialah ganjaran pahala daripada Allah. Sahur akan menguatkan lagi semangat dalam berpuasa serta dapat membantu seseorang itu untuk melakukan apa juga bentuk ibadat sepanjang ibadat puasa dilaksanakan.























lmsak Rasulullah



















Rasulullah SAW bersabda:



















"Apabila salah seorang daripada kamu



mendengar azan Subuh padahal



bekas minuman masih di tangannya,



maka janganlah ia meletakkannya



sehingga dia menyelesaikan meminumnya. "



(Riwayat Abu Daud dan Ibnu Majah).























Keadaan yang digambarkan oleh hadis tersebut ialah kepada seseorang yang terlewat ketika bangun untuk makan sahur.























Mempercepat berbuka



















Sahl bin Saad berkata sesungguhnya Rasulullah SAW telah bersabda:



















" Telah berfirman Allah Taala



"hamba-hamba-Ku yang lebih aku cintai ialah



mereka yang segera berbuka puasa bila tiba masanya"



(Riwayat Tirmizi dan Abu Hurairah).























Memperbanyak membaca al-Quran



















Rasulullah SAW bersabda yang bermaksud:



















" Orang-orang yang berkumpul di masjid



dan membaca al-Quran, maka kepada mereka



Allah akan menurunkan kelemahan



batin dan limpahan rahmat. "



(Riwayat Muslim).



















Barang siapa yang membaca satu huruf al-Quran, maka pahala untuknya 10 kali ganda. Namun membaca dalam konteks hadis di atas adalah ketenangan dan limpahan rahmat akan lebih mudah dicapai bila tadarus diertikan dengan mempelajari, menelaah dan menikmati al-Quran.























Memperbanyak sedekah



















Sedekah yang paling utama adalah sedekah pada bulan Ramadan. Bersedekah bukan hanya memberi wang tetapi termasuklah mengajak orang lain berbuka puasa di rumah kita terutama kepada golongan fakir miskin.























Orang yang berpuasa wajib meninggalkan akhlak yang buruk. Segala tingkahlaku mestilah mencerminkan budi yang luhur dengan menjauhi kelakuan tidak sopan seperti mengumpat, mengeji dan sebagainya sehingga membawa kepada Allah tidak menerima amalan puasanya itu.























Rugi rasanya jika kita membiarkan Ramadan yang sedang kita tempuhi ini berlalu begitu saja sedangkan ganjaran yang sedang menanti adalah terlalu banyak. Lakukan sesuatu yang terbaik di sisi Allah kerana pada setiap malan bulan Ramadan ada suara yang memanggil,























"Wahai orang yang melakukan kebajikan



terus tingkatkan apa yang kamu lakukan itu.



Wahai orang yang lalai,



hentikanlah segera akan kelalaian



yang sedang engkau lakukan.



Mudah-mudahan Allah



akan menunjukkan kita semua jalan yang lurus,



menghapuskan dosa dan memasukkan kita



dalam golongan manusia yang bebas dari api neraka."



























WAN MARZUKI WAN RAMLI ialah



Guru Pendidikan Islam



berkelulusan Ijazah Sarjana Muda Pengajian Islam



di SK Jerek, Gua Musang, Kelantan.











Sumber






teladani puasa rasulullah 7



Ev Usulü Fırında Dana Kaburga







ev usulu firinda dana kaburga 1




İşte hem pratik,hem de kendi tatlarıyla lezzetlenmiş ekmeğinizi suyuna batırmaktan kendinizi alamayacağınız bir lezzet daha.

MALZEMELER: 4-5 adet orta boy patates

                            1 adet domates

                            1 adet orta boy soğan

                            tuz,karabiber,kırmızı toz biber

                            dana kaburga

YAPILIŞI: Kaburgaları öncelikle üzerine biraz su koyup düdüklüde haşlayalım.Daha sonra elma dilimi şeklinde doğradığımız patatesleri,piyazlık doğradığımız soğanları,tuzunu ve baharatlarını da atıp hepsini şöyle bir harmanlayıp bor cama ya da  pişireceğiniz fırın tepsisine koyalım.Haşlanmış olan kaburgaları da üstlerine yerleştirelim.Resimde gördüğünüz gibi haşlama suyunu da üzerine gezdirin,domates dilimlerini  koyun.Önceden 200 derecede ısıtılmış fırında 15-20 dk patatesler pişip, etler kızarana kadar tutmanız yeterli olacaktır.




Sunday, September 15, 2013

SULU KÖFTE





sulu kofte 1



sulu kofte 2



sulu kofte 3



sulu kofte 4


Son zamanlarda hep kurabiyeden gittik.Birazda evlilik cagindaki kizlarimiz icin yemek tarifi verelim ne dersiniz Dostlarim...



 SULU KÖFTE

MALZEMELER:

2 tane patates

250 gr kiyma

1 tane sogan

bir tutam kuru maydanoz

2 yemek kasigi bulgur veya pirinc

1 tatli kasigi un

1 adet yumurta

1 yemek kasigi salca

tereyagi,tuz,kirmizi pul biber,kara biber,kekik

siviyag

YAPILISI:

Kiymamizi bir kaba alip icine sogan rendeleyelim.sonra bir tutam maydanoz tuz,karabiber,kirmizi pul biber ,kekik ,yumurta ,un,siviyag,pirinc veya bulgur katip iyice yoguralim.sonra köftelerimizi kücük toplar haline getirelim.

Tenceremize yagimizi koyup salca ile kavuralim.sona icine küp küp dogranmis patateslerimizi katalim.üzerini  gecicek sekilde kaynamis su ilave edip yine ayni baharatlardan sulu karisimimizada katalim ve patateslerimizin biraz pismesi icin ocagi kisik atese alip bekleyelim.patatesler yumusamaya durdugu andan itibaren köftelerimizide tenceremize ekleyip bir on dakika daha pisirip ocagimizi kapatalim.sicak sekilde servis yapalim

AFIYET OLSUN

PORTAKAL SULU DAMLA ÇİKOLATALI KEK


portakal sulu damla cikolatali kek 1


Kek tarifi haftasonu için uygun olur diye düşündüm. Malzemeler oldukça çok olduğu için kek hamuru da normalden daha fazla oluyor. Ben bu tarifi yaptığımda ortası delikli bir kek kalıbına ve ayrıca küçük dikdörtgen bir kek kalıbına döküyorum. Böylelikle özellikle de birisine götüreceksem evdekilere de mutlaka kalıyor:)

Malzemeler :

4 yumurta

1,5 su bardağı şeker

1 su bardağı sıvı yağ

1 su bardağı süt

1 portakalın suyu

1 portakal kabuğunun rendesi

3 su bardağı un

2 paket kabartma tozu

1 çay bardağı damla çikolata

1 avuç kuru üzüm

1 avuç ceviz

Yapılışı :

Yumurta ve şekeri iyice çırpıp, önce sıvı malzemeleri sonra eleyerek un ve kabartma tozunu ekledikten sonra üzüm, ceviz ve damla çikolatayı da ilave edip, 175 derecede önceden ısıtılmış fırında 40-50 dakika pişiriyoruz.

Bol dinlenmeli, sağlıklı ve huzurlu bir haftasonu ve de iyi bir hafta diliyorum...


DOMATES SULU PİLAV



domates sulu pilav 1



domates sulu pilav 2



domates sulu pilav 3



domates sulu pilav 4



domates sulu pilav 5



domates sulu pilav 6






Merhaba canlarım:)) Hayırlı cumalar:)) Hazır Kurban Bayramından çıktık bende etlerin yanına nefis yaren Domates Sulu Pilav tarifimi seçtim. Denemeniz beğenmeniz dileğiyle....






Malzeme 


2 su bardağı baldo pirinç


3 çorba kaşığı sıvı yağ


1 su bardağı domates suyu hazır değil kendimiz yapıyoruz:))


2 su bardağı tavuk veya et suyu


4 yemek kaşığı dolamalık fıstık


1/2 çay kaşığı Knorr sarımsaklı çeşni 


tuz, toz fesleğen


1 çorba kaşığı tere yağı 


Karabiber






Yapılışı 


  • Pirinçleri sıcağa yakın tuzlu suda yarım saat ıslatalım

  • Islanmış pirinçleri yıkayıp süzelim.

  • Tencerede sıvı yağı ısıtalım, dolmalık fıstıkları katıp pembeleşinceye kadar kavuralım.

  • Pirinci katıp kavurmaya devam edelim. 

  • Şeffaflaşan pirinçlere sarımsaklı çeşni, tuz, fesleğen katıp karıştıralım. 

  • Tereyağı eritip kızdıralım pirinçlerin üzerine döküp tekrar karıştıralım.

  • Domates suyu ve kaynamış 2 su bardağı et suyu ilave edip iyice karıştıralım.

  • Tencerenin ağzını kapatıp orta ateş de göz göz olana kadar pişirelim.

  • Pişmiş pilavımızı 10 dakika dinlendirip bol karabiber serpip servise sunalım.

Afiyet olsun.


Sevgilerimle


Banu Altun